Sezaryen Doğum Sonrası Yara Ne Zaman İyileşir?

Sezaryen doğum sonrası yara iyileşmesi ve diğer komplikasyon olasılıkları değerlendirildiğinde, sezaryen ile doğum normal doğumdan daha riskli kabul edilir.

Sezaryenle doğumun kadın ve bebeğin hayatını kurtarmak için tek seçenek olduğu durumlarda uygulanması gerektiği kabul ediyor. Ancak ülkemizde olduğu gibi dünya genelinde durum hiç de öyle değil.

Genel olarak normal doğum anne ve bebek için en sağlıklı ve en güvenli doğum yöntemidir. Sezaryen doğum sonrası yara olması ve diğer bazı sorunlar hakkında bilgi edinmek için yazımızı okumaya devam edin ve yazımızın sonunda yorum bırakmayı unutmayın.

Sezaryen Doğum Nedir?

Sezaryen doğum, bebeği çıkarmak için karnında bir kesi ile açılmasını içeren bir prosedürdür.

Günümüzde acil durumlar söz konusu olduğunda sezaryen ameliyatı yapılabilmektedir.

Ancak sezaryen doğum sonrası yara, anne ve bebek için enfeksiyon veya kanama gibi riskleri de beraberinde getirebilir.

Sezaryen Doğum Nasıl Olur?

Her ameliyat gibi sezaryen doğum ameliyatının da bazı aşamaları vardır. Bunların neler olduğunu öğrenmek, sezaryen doğum sonrası neler yapmanız gerektiği hakkında da bilgi edinmenizi sağlayacaktır.

Hazırlık

Sezaryenin bir ameliyat olduğunu ve bu nedenle hazırlıklar gerektirdiğini unutmamak her zaman önemlidir.

Örneğin işlem sırasında mide bulantısı ve kusmayı önlemek için hamile kadının katı gıdalardan 8 saat, su dahil sıvı gıdalardan 4 saat uzak durması gerekir. 

Başka bir hazırlıkta, herhangi bir şüphe ve anestezi türü hakkında doktorla konuşmaktır.

Sezaryen sırasında

Ameliyathaneye vardığında kadın, normal durumlarda beline uygulanan anestezi alır. Belden uygulanan bu iğne çok ağrılı değildir, ancak biraz rahatsızlığa neden olabilir. 

Etkisini gösterme süresi anestezi tipine göre 2 ile 10 dakika arasında değişmektedir. İlacın süresi ortalama 3 saat sürmektedir.

Anestezi etkisi başladıktan sonra hamile kadına pozisyon verilir ve sağlık ekibi doğum için hazırlanmaya başlar.

Pelvis bölgesinde (göbek altı ve kasık üstü) yaklaşık 10 cm’lik bir kesi yapılır ve bu 8 tabaka deri, yağ ve kas kesilir.

Böylece kadın doğum uzmanı kesilen yerden bebeğe ulaşabilir ve bebeği dışarı çıkarabilir.

Bebek dışarı çıktıktan sonra göbek bağı kesilir ve bebek oksijenasyon ve diğer hayati fonksiyonları kontrol eden doktorlar tarafından değerlendirilir.

Bu sırada sağlık ekibinden bir başka kişi de annenin karnını temizlemekle ilgilenir. Bu kişi plasentayı çıkarır ve kesilen bölgeyi dikişlerle kapatmaya başlar.

Tüm bu işlem beklendiği gibi gerçekleşirse yaklaşık 1 saat sürer.

Hiç sezaryen geçirmemiş veya sezaryen görmemiş olan kadınlar, kadının uyuşturulmasına rağmen ameliyat sırasında uyumayacağını bilemeyebilir. Kadın bu ameliyat türünde uyutulmaz. Sezaryen doğum sonrası kadının bebeğini görmesi için sağlık ekibi onu pozisyonlandırabilir.

Doğum sonrası

Sezaryen doğum sonrası kadının midesinde hafif ağrı olması, uykulu hissetmesi veya hareket etmede veya yürümede zorluk çekmesi normaldir.

Şişme, mide bulantısı, baş dönmesi veya halsizlik de yaygındır. Bunlar Sezaryen doğum sonrası anestezinin yan etkileridir.

Sezaryen doğum sonrası ağrı ve bu diğer semptomların azalması veya geçmesi yaklaşık 5-7 gün sürmektedir.

Sezaryen doğum sonrası kadının 6 ila 12 saat arasında dinlenmesi önerilir. Ayrıca taburcu olmadan önce en az 48 saat hastanede kalmanız gerekecektir. Doğum sırasında veya sonrasında herhangi bir komplikasyon olursa bu süre uzayabilir.

Taburcu olduktan sonra, hamile kadın bakım ve dikişleri almak için ne zaman geri dönmesi gerektiği konusunda zaten bilgilendirilir.

Sezaryen Doğum Acı Verir Mi?

Anestezi doğru uygulanırsa sezaryen acıtmaz. Doğum sırasında kadın baskı ve hareket hissedebilir.

Ancak bu işlem invaziv olarak kabul edildiğinden ve iyileşme gerektirdiğinden, sezaryen doğum sonrası dönemde kadının ağrı kesici ilaca ihtiyacı olabilir.

Sezaryen Doğum Yarası Kaç Günde İyileşir?

Sezaryen doğum yarasının iyileşme süresi, kadının yaşı, doğum sırasında komplikasyon olup olmadığı gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Genelde dikişler ameliyattan 8-15 gün sonra alınır. Daha ciddi vakalarda iyileşme 12 hafta kadar sürebilir.  

Sezaryen doğum yarasının iyileşmeye başlamasıyla kadın yavaş yavaş normal rutinine dönebilir.

Ancak, sezaryen doğum yarasında şiddetli ağrı, iltihaplanma veya kanama varsa, fiziksel aktivite azaltılarak dikişlerin açılması ve enfeksiyon kapması engellemelidir. 

Bazı önlemler sezaryen doğum yarasının iyileşme sürecini kolaylaştırabilir ve bu aşamada daha iyi yaşam kalitesi sağlayabilir: 

Dinlenmek

Dinlenme, sezaryen doğum yarasının iyileşmesi için gereklidir. Dikişler alınana kadar kadının evi temizlemek, araba kullanmak veya merdiven inip çıkmak gibi fiziksel aktivitelerden kaçınması önerilir. 

Özellikle ilk birkaç gün diğer insanlardan (aile üyeleri veya bakıcılar gibi) yardım alınabilir.

Hijyen

Büyük bir özenle, banyo sırasında bölgeyi akan su ve sabunla temizlemelisiniz. Dikişleriniz varken, kesim bölgesini ovalamaktan veya krem ​​ve merhem kullanmaktan kaçının. 

Sezaryen doğum yarasını kuru tutmak mantar ve bakterilerin çoğalmasını önlemeye yardımcı olabilir.

Beslenme

Sağlıklı beslenme yaşamın her aşamasında önemlidir. Ancak doğum sonrası dönemde kadının beslenmesine ayrı bir özen göstermesi gerekir:

• İlk olarak, tıbbi tavsiyelere uymak önemlidir;
• Beslenme, hücre ve dokuları iyileştirmeye yardımcı olan yiyecekleri içermelidir (örneğin, yumurta, balık, kırmızı ve mor meyveler, meyveler);
• Kafeinli, şekerli ve yağlı yiyeceklerden kaçınmak da önemlidir. Emzirme döneminde de bu besinlerin ölçülü tüketilmesi gerektiğini unutmayın;
• Tıbbi tavsiyeniz yoksa, bebek emzirirken kilo vermek için diyet yapmayın. Bu anne sütü üretimini azaltabilir.

Giyim

Bazı kumaş türleri ciltle doğrudan temas ettiği için sürtünme oluşturabilir.

Bu, sezaryen doğum yarasında rahatsızlığa ve hatta iltihaplanmaya neden olabilir.

Bu nedenle rahat (pamuklu veya keten) giysiler giymeniz ve dikişlere baskı yapmayacak şekilde giymeniz önerilir.

Cinsel ilişki

İdeal olan, sezaryen doğum sonrası kadının en az 1 ay beklemesidir. Ancak bu genellikle kadının 40’ının çıkması şeklinde yorumlandığı için ideal olarak değerlendirilebilir. Aslında lohusa kadın 40 gün dışarı çıkmaz söylemi de bundan kaynaklanmaktadır.

Doğum sırasında herhangi bir komplikasyon varsa veya doğum normalse, doğum kanalı iyileşeceği için bu süre daha da uzun olabilir. 

Sezaryen Doğumun Riskleri Nelerdir? 

Daha ciddi vakalarda sezaryen doğum enfeksiyonlara, kanamaya, plasentanın rahimde yapışmasına ve tekrar hamile kalmada zorluklara neden olabilir. Nadir durumlarda da olsa, anestezinin anne vücudu tarafından iyi karşılanmaması ve bir veya daha fazla organ veya sistemin bozulmasına neden olma riski de vardır.

Sezaryen doğum şekli anne, bebek ve emzirme arasındaki bağı da zorlaştırabilir. Çünkü annenin vücudu bu ameliyatı anormal, yani o zamana kadar elinde tuttuğu bebeğin “alınması” olarak yorumlamaktadır.

Sezaryen doğum sonrası kadının endometriozis veya kısırlık gibi daha önce sahip olmadığı komplikasyonları ve hastalıkları geliştirme olasılığı da vardır.

Bebek için riskleri

Sezaryenin neden olabileceği bir başka komplikasyon da bebeğin tam gelişmeden çıkarılmasıdır.

Ayların ve gebelik haftalarının hesaplanması yalnızca bir tahmindir. Bebeğin tahmin edilenden ortalama iki hafta daha küçük olması da dikkat çekicidir. Örneğin, 40 haftalık hamilelikte bebeğin aslında 38 haftalık gelişimi vardır.

Çünkü gebelik son adet gününden sayılmaya başlar. Ancak döllenme genellikle 15 gün sonra gerçekleşir (yumurtlama günü).

Bu nedenle, tahmin yanlışsa ve ameliyat yapılırsa, 38 haftalık bir bebek 36. Haftasında çıkarılmış olacaktır.

36 haftada hala gelişmekte olan bebeğin doğumu, erken doğum olarak kabul edilir ve gelecekte bazı komplikasyonları olabilir (örneğin hipo veya hiperglisemi, yeme bozuklukları veya sıcaklık dengesizlikleri).

Bu durumdan kaçınmak için genellikle hamileliğin 39. haftasından (fetal gelişimin 37. haftası) önce sezaryen doğum önerilmez.

Sezaryen Doğum Hangi Durumlarda Önerilir?

Daha önce belirtildiği gibi sezaryen doğum bazı durumlarda önerilebilir:

• Hamilelik, anne veya bebek için risk oluşturduğunda;
• Fetal distres olduğunda, yani bebek yeterince oksijen almadığında (ultrason ile teşhis konursa);
• Plasenta problemleri varsa;
• Bebek çok büyükse (4,5 kg’ın üzerinde);
• Vajinal doğumu imkânsız kılan bir durum varsa;
• Bebeğe geçebilecek hastalık ve enfeksiyonların varlığı (AIDS gibi); 
• Anne normal doğum sırasında bilincini kaybederse veya başka komplikasyonlar ortaya çıkarsa.

Sezaryen doğum yukarıdaki durumlarda anne ve bebeğin hayatını kurtarabilecek bir işlemdir. Ancak bu doğum şekli sadece acil durumlarda veya normal doğumun mümkün olmadığı durumlarda yapılmalıdır.