Lohusa Kadının Mezarı 40 Gün Açık Olur Ne Demek?

Lohusa kadının mezarı 40 gün açık olur ifadesi, lohusa kadının yaşayabileceği riskleri işaret etmek için söylenen ve doğum sonrası ilk 40 günde hayati risklerin önemsenmesi gerektiğini vurgulayan sözdür.
Lohusa anne eğer doktorunun uyarılarını dikkate almaz ve doğum ardından gelen ilk 40 günde kendisini sağlık açıdan korumazsa risk faktörleri yükselir. Annenin bu dönemde hasta olmamak için sağlıklı beslemeye ve uyku düzenine dikkat etmesi gerekir. Lohusa kadının mezarı 40 gün açık olur ifadesi, yeni annenin bağışıklık sisteminin zayıf olması ve enfeksiyonlara açık olmasından kaynaklanmaktadır.
Lohusa Dönemi Nedir?
Lohusa dönemi, doğum ardından geçen ilk altı haftalık süreci ifade eder. Postpartum veya puerperiyum olarak adlandırılan lohusalık dönemi annenin kendine en çok dikkat etmesi gereken dönemdir. 6 haftalık lohusa dönemi sonunda ise annenin fizyolojik görüntüsü hamile olmadan önceki haline geri döner. Bu gelişme annenin hem fiziksel hem de duygusal açıdan rahatlamasını sağlar.
Lohusa kadının mezarı 40 gün açık olur denmesi nedeniyle, geçmişten günümüze kadar lohusa kadının iyi beslenmesinin önemine dikkat çekilmiştir. Lohusalık döneminde anne düzenli uykuya, vitamin ve mineral bakımından zengin besinleri tüketerek sağlıklı beslenmeye, ideal kalori alımına ve steril ürünleri kullanmaya, tüketmeye dikkat etmelidir.
Lohusalık Döneminde Ortaya Çıkabilecek Komplikasyonlar Neler?
Lohusalık süresinde oluşabilecek komplikasyonlar şunlardır:
- Emboli, kanama,
- Lohusalık humması,
- İdrar yolları enfeksiyonu,
- Ambiyon sıvı embolisi,
- Üreme yolunda ve göğüslerde enfeksiyon,
- Yüksek ateş,
- Vajinada yara oluşumu,
- Kasık ve bel ağrıları,
- Vajinada yanma,
Bu komplikasyonlar, lohusa kadının mezarı 40 gün açık olur denmesinin de asıl nedenleridir. Bu enfeksiyonlar, lohusa olunan dönemde sağlıksız bir yaşam sürülmesi halinde ortaya çıkma riski bulunan sorunlardır.
Doğum sonrasında 500 ml üzerinde görülen kanamalar hayati tehlike taşırlar. Lohusa kadının mezarı 40 gün açık olur ifadesine de neden olan lohusalık döneminde görülebilen amniyon sıvısı embolisi ise bebeğin ambiyon sıvısının annenin kan dolaşımına geçmesi ardından damarlarda tıkanma oluşumudur.
Annenin bu gibi komplikasyonları yaşaması halinde hayati riskle karşılaştığı ve lohusa kadının mezarı 40 gün açık olur ifadesinin söylenmesine neden olduğu bilinir. Lohusalık humması ile doğumdan sonraki 24 saat içinde oluşma riski bulunan bir problemdir. Anne komplikasyonlar ile karşılaşmamak için doğum sonrasında yeterli oranda istirahat etmeli ve doktorun önereceği antibiyotik tedavilerine devam etmesi gerekir.
Lohusalık Hakkında Hurafeler Neler?

Lohusalıkla ilgili hurafeler arasında bebeğin 40 gün boyunca hiç dışarı çıkarılmaması ve bebeğin kırkı çıkmadan tırnak kesimi yapılmaması yer alır. Lohusalık döneminde özellikle ilk 40 günü konu alan çok sayıda hurafe bulunur. Birçok farklı öneri anneyi bu sürece hazırlıyor gibi görünse de hurafelerin negatif enerji yaydıkları bilinir.
Bebeğin kırk gün içinde tırnaklarının kesilmesi halinde hırsız veya uğursuz olacağına inanılması büyük bir hurafedir. Bu tip bilgilerin bilisel bir gerçekliği yoktur. Bebeğin doğumu ardından 40 kapı gezerek, 40 uçurtma safsatası veya kırk taş sayarak bebek banyo suyuna koyma eylemi diğer hurafeler arasında yer alırlar.
Lohusa kadın tekrar gebe kalırsa sütü zehirli olur mu?
Lohusa kadının ikinciye gebe kalmasında süt zehirlenmesi gibi bir durum söz konusu olmaz. Lohusa bir kadının bu sürede bir kez daha hamle kalması halinde emzirdiği bebeğini sütü ile zehirlemesi veya sütünün zehirli hale gelmesi hakkındaki bilgiler de bir hurafeden ibarettir.
Lohusalık döneminde hamile kalan kadınların bir kısmının bu söylentiye bağlı bebeklerini sütten kestikleri dahi bilinir. Oysa bu sadece bir söylentidir ve bilimsel dayanağı yoktur. Anne hamile kalsa dahi bebeğini emzirmeye devam edebilir.
Lohusalık Döneminde Yapılmaması Gerekenler Neler?
Lohusalık süresinde yapılmaması gerekenler:
- Eve çok fazla misafir davet ederek, onları ağırlamak amacıyla çalışarak yorulmak,
- Aile bireylerinden yardım almayı red etmek,
- Uykusuz kalmak,
- Cinsellik yaşama,
- Hızlı şekilde kilo vermek için aç kalmak ve uzmana danışmadan diyet yapmak,
- Sütün yetmeyeceği konusunda sürekli endişelenerek psikolojik etki yaratmak,
- Sıkı ve rahatsız giysiler giymek,
- Sigara ve diğer kötü alışkanlıklara sahip olmak,
Bu gibi eylemler lohusalık döneminde yapılmaması gerekenlerdir.
Lohusalık Döneminde Beslenme Nasıl Olmalı?
Lohusa kadının mezarı 40 gün açık olur ifadesine de atıf yapılan lohusalıkta beslenme şekli, sağlıklı ve organik besinleri tüketme üzerine yoğunlaşmalıdır. Anne, her gün 2 veya 3 bardak ayran, süt veya yoğurt tüketmelidir. Sebze ve meyvelerden ise 4 ila 5 porsiyon tüketimi önerilir. Tahıl gurubu besinler ideal oranda ve et, yumurta gibi protein içerikli besinler ise haftada 3 porsiyon olarak tüketilirler. Lohusa kadınlar balık tüketimi de ideal oranda tercih edebilirler. Beslenmeye ilave olarak, lohusanın 40 gün yalnız bırakılmaması ve enfeksiyon riskine karşı da dikkatli olunması önerilir.